Balıkesir Adramytteion Antik Kenti

Güncellenme : 06.09.2020 14:41:52

⇗ Paylaş ⇗ Site İçi Arama ⇗ Balıkesir Rehberi Liste

Kurucusu Kral Alyattes’ın oğlu, Kral Kroisos’un kardeşi Adramys'tir. Edremit Körfezine hakim, deniz ticareti ve savunması açısından Mysialilara karşı kale olarak kurulmuştur.

Tarihte kente yapılan saldırılar sonucu kent iç kesimlere taşınmıştır. Adramytteion ismi ise zamanla "Edremit"'e dönüşmüş ve terk edilen kıyıdaki antik kent yerine iç kısımlara kurulan komşu ilçeye adını vermiştir.

Türkiye'de bulunan önemli antik şehirlerinden biri olan Adramytteion Antik Kenti, Balıkesir şehir turu yapanların mutlaka görmesi gereken önemli destinasyonlardan biridir.

Adramytteion Antik Kenti Tarihi

Antik Çağ'ın en önemli ve büyük kentlerinden birisi olan Adramytteion Antik Kenti tarihi bazı kaynaklara göre M.Ö. 1443'e kadar uzanır. İlk yerleşim yerinin, antik kentin şimdiki yeri yerine ilçe merkezinin, yine deniz kıyısındaki İskele mahallesi yakınlarında "Anahor/Pidasus" adlarıyla anılan yer olduğu tahmin edilir.

Lydia Krallığı
Kentin kuruluşu ile ilgili en önemli kaynak, M.S. V., yy.da yaşamış olan Stepphanos Byzantinos‘un bilgileridir. Byzantinos‘a göre Adramytteion, M.Ö. I. binyılda Batı Anadolu’da Gediz ve Küçük Menderes vadilerini kapsayan bölgede yaşamlarını sürdüren ve MÖ. VII. yy.da Mermnad Sülalesi’nden Gyges’in kral olmasıyla 687 - 645 yıllarında en güçlü dönemini yaşamaya başlayan ve Yakın Doğu’da en önemli devletlerden biri hâline gelen Lydialılar tarafından kurulmuştur.

Pers Hakimiyeti
Eğer Perslerle savaşa girerse büyük bir imparatorluğu devirecektir“ , Lidya (Lydia) Kralı Kroisos’a ünlü kehanet merkezi Delphoi’dan gelen kehanet bu idi. Bundan cesaret alan Kral Kroisos Pers Kralı Büyük Kiros’a karşı sefere çıkar. O sırada Kyros Kapadokya’ya kadar ilerlemiştir. Savaşta Pers ordusunun kendi ordusundan çok daha büyük olduğunu fark eden Kyros, Lidya’nın başkenti Sardes’e geri döner. Onu takip eden Kyros M.Ö. 546 yılında Sardes’i ele geçirir ve son Lydia Kralı Kroisos’u esir alır. Büyük bir krallık olan Lidya Krallığı sona ermiş, Makendonyalı Kral Büyük İskender ile giriştikleri Granikos Savaşı’na kadar, Adramytteion’da dahil olmak üzere tüm Anadolu 200 yy. sürecek olan Pers hakimiyetinr girmiştir.

Antik kayıtlarda Adramyteion Antik Kenti'nin Atinalılara tarafından kolonize edilmiş bir helen şehri olduğu, halkının Atina‘ya yakınlığından dolayı Persler tarafından cezalandırıldığı ve M.Ö. 500 yılında Ion ayaklanmasına katıldıkları belirtilmektedir. Herodot ünlü eserinde, MÖ 480'de Pers ordusunun Kserkses önderliğindeki batı seferinde, şehrin yakınlarından ve Thebe Ovası‘ndan geçtiklerini belirtir. M.Ö. 490 yılı isyanın bastırılması ile Adramytteion kenti Pers hakimiyetine geçer.

Makedon Egemenliği ve Helenistik Dönem
Anadolu’da Hellenistik dönem M.Ö. 334'te Büyük İskender‘in Çanakkale Boğazı'na geçişi ile başlar. Bugünkü Lapseki üzerinden doğuya doğru ilerleyen Makedon ordusu, bu sırada Biga Çayı yakınında bulunan Pers ordusu ile karşı karşıya gelir. Savaşı kazanan Büyük İskender Perslerin 200 yıllık Anadolu hakimiyetine son verir. M.Ö. 323 yılında ölen Büyük İskender’in arkasından Anadolu’da küçük krallıklar kurulur. Adramyteion’ un da içinde bulunduğu Mysia bölgesine Pergamon Krallığı hâkim olur.

Adramyteion kısa bir süre de olsa Helenistik bir krallık olan Pontus Krallığı’nın egemenliğine girer. Tarihe I. Mithradates Savaşi olarak geçen, M.Ö. 89/88’de başlayan savaş ile birlikte son Pontus Kralı VI. Mithridates Eupator Batı Anadolu’da etkisi görülmeye başlar. Amasya Ovası’nda Pontus kuvvetleri ile karşılaşan Aguillius komutasındaki Roma ordusu yenilir. Savaş sonrasında Batı Anadolu kentleri Pontus kralı VI. Mithridates idaresine girer.

Coğrafyacı Strabon kenti bir Atina kolonisi olarak belirtir. M.Ö. 422 Atina tarafından kovulan Deloslular kente yerleşir ve kentte helenleşme hız kazanır. Ayrıca kentten şu şekilde söz eder;

"Astyra'nın yakınında Atinalılar tarafından kolonize edilmiş ve hem bir limanı hem de bir deniz üssüne sahip olan Adramytteion kenti yer alır".

Roma İmparatorluğu Dönemi
Ancak Mithridates önce Khaironeia’da ve bir yıl sonra da Orkhomenos’ta Romalılara karşi yenilgiye uğramış, M.Ö. 85 yılında, Çanakkale, Kepez yakınlarında Dardanos Barışını yapmak zorunda kalmıştır. Dardanos Barışı’nın ardından Adramyteion’un da içinde bulunduğu Mysia Bölgesi’ne ve Batı Anadolu’ya Romalılar hakim olur. Ardındaki süreçte Adramytteion kenti de en parlak dönemini yaşayacaktır.

Bizans İmparatorluğu Dönemi
Roma İmparatorluğu’nun M.S. 395 yılında bölünmesi ile imparatorluk Doğu ve Batı Roma olarak ikiye ayrılır, Adramytteion Antik Kenti de Doğu Roma yani Bizans İmparatorluğunun hakimiyetine girer. 2007’de yerel idare tarafından durdurulana kadar gerçekleşen kazılarda ortaya çıkartılan mimarî yapılar ve ele geçirilen küçük buluntular Erken Bizans Döneminden itibaren 14. yy.a kadar uzanan yoğun bir Bizans tabakasına işaret etmektedir.

Anadolu Selçuklu Devleti Dönemi
XI. yy.ın son çeyreğinde, merkezi İznik’de kurulan Anadolu Selçuklu Devleti’den bağımsız hareket eden Çaka Bey, İzmir merkezli bir beylik kurmuştur. Ünlü bir denizci olan Çaka Bey, kurduğu donanma ile Sakız, Sisam ve Midilli adalarını ele geçirdiğinden bahsedilir.

Osmanlı İmparatorluğu Dönemi
Adramytteion Antik Kenti, Selçukluların dağılması ile Karesioğulları’nın eline geçer. 1323 yılında da Osmanlı İmparatorluğu’na bağlanmıştır. Osmanlı İmparatorluğu Döneminde, Roma Döneminden kalma su kemerlerinden dolayı bölge (Burhaniye ve Ören), XIX. yy. ortalarına kadar "Kemer Edremiti" adı ile anılır.

Adramytteion Antik Kenti Kazılar

Geniş bir alana yayılan Adramytteion Antik Kenti en geniş sınırlarına Roma Döneminde ulașmıştır. 2006 yılına kadar olan sürede sürdürülen yüzey araştırması çalışmaları sırasında antik kentin bugünkü Ören yerleşiminin altında yer aldığı ve Roma Döneminde şehrin güneyde, bugünkü Öğretmenler Mahallesi siteler mevki, doğuda Ayaklı‘ya doğru uzanan Altın Kamp yolu ve kuzeyden denize birleşmekte olduğu yer üstü bulguları ve topografik değerlendirmeler ile tespit edilmiştir.

Şehir Akropolü
Şehir Akropolü Roma Dönemi kentinin önemli yapılarını bünyesinde barındırmaktadır. Akropol, günümüzde modern Ören yerleşimi tarafından işgal edilmiştir.

Kent Surları
Kent Erken Ortaçağdan itibaren küçülmeye başlamıştır. Küçülen kentin çevresi surlarla çevrilidir. Surların beden duvarları daire planlı burçlarla desteklenmiştir. Kazı çalışmalarında Ortaçağ kentinin giriș kapılarından birinin kentin güneydoğusunda olduğu tespit edilmiştir. Ortaçağ kentinin surlarının güney duvarı bugün Burhaniye Belediyesi’ne ait fidanlığın güney sınırından başlayıp doğuya doğru uzanmaktadır. Surların Beyaz durağı içine alacak şekilde doğuya döndüğü ve topografyaya göre 2006 yılındaki kazı alanının doğusundan geçen ve Ören Camisi’ne doğru giden caddeye paralel olarak devam ettiği anlaşılmaktadır.

Apollon Tapınağı
Ören meydanından kumsala inen merdivenlerin sol tarafında tahrip edilmemiş ve yeri değiştirilmemiş bir halde (in situ) yer alan, bir erken Roma sütun kaidesi ve alt parçası yer alır. In situ kalıntılar denizden bakıldığında da Antik Adramytteion’un Edremit Körfezi’ne en hâkim tepesi olduğu anlaşılan bu bölgede, antik kaynaklarda belirtilen Apollon Tapınağı olması gerektiğini göstermektedir. Yine bu meydanda bulunan Kaymakamlık konutu önünde yer üstünden izlenen duvar kalıntıları mevcuttur. 2006 yılında Ören meydanında toprak altına gömülmüş Dorik nizamda sütun gövdeleri depo gibi istiflenmiş olarak ortaya çıkmıştır. Bu açmadaki sütun gövde parçaları Apollon Tapınağı'na aittir.

Antik Liman
Antik kaynaklarda Adramytteion Antik Kenti'nin iki limanı ve bir tersanesi olduğundan söz edilir. Ama günümüze bir liman kalıntısı kalabilmiştir. Hâlen su altında olan antik liman sabahın erken ışıĝında çıplak gözle görülebilmektedir. Antik Liman Bergastepe mevkii hizasında ve at nalı formunda, kıyıdan yaklaşık 150 m. içeriye kadar, denize doğru uzanır. Tersanesinin ve limanlarının oluşu deniz ticareti ve gemi yapımı yönünden kentin hem ticari hem de stratejik açıdan büyük önem taşıdığını göstermektedir.

Ören Kilisesi
Tespit edilen veriler ışığında, Ören Kilisesi, X. yy. sonu XI. yy. başlarına tarihlenir. Kilisenin XIV. yy.dan sonra terk edilmiş olduğu ve yapının bir daha kullanılmadığı düşünülmektedir. Geç Roma ve Erken Bizans Dönemi mezarlarını içeren nekropol alanının üzerine inşa edilmiştir. Yalnız temeli günümüze ulaşabilmiştir. Kilise temelinin taş kısımları iyi korunmuş olmakla berabar bir tavus kuşunu betimleyen duvar mozaiği keşfedilmiştir. Yapı doğubatı doğrultusunda uzanan dikdörtgen planlı olup 2230x1200 cm. boyutlarındadır. Kilisenin inşaasında malzeme olarak muntazam kesme taşı, moloz taşı, tuğla ve bağlayıcı olarak da kırık tuğla parçacıkları karıştırılmış kireç harcı kullanılmıştır. Ören Kilisesi’nde dört taşıyıcı ayak vardır. Kilisenin girişi doğudandır. Balıkesir yöresi Ortaçağ yapılarında yaygın olan İçte ve dışta yarım daire formlu, yuvarlak apsis geleneği Ören Kilisesi'nde de görülmektedir.

Roma Köprüsü
Çoruk mahallesi yakınlarında 3 kemerli alçak bir köprüdür.

Sikkeler
Çeşitli sikke örnekleri olsa da en bilineni bir yüzü Zeus diğer yüzü Pegasus motifli sikkelerdir. Bu paranın anısına, Ören'e bir kanatlı at heykeli yapılmıştır.

Adramytteion İskeletleri
Nekropolde bulunan iskeletler incelendiğinde, yaş analizi sonucu, ortalamanın orta erişkinlik (35-50 yaş) dönemine ait olduğu tespit edilmiştir. İskeletler arasında genç ve yaşlı ölümlerinin az ve eşit olduğunu da göz önüne alınırsa, bu verilere göre toplumun sağlıklı olduğu söylenebilir.

Adramytteion Antik Kenti Video

Adramytteion Antik Kenti Konum - Nasıl Gidilir

Adres : Ören, 10700 Burhaniye / Balıkesir / Türkiye

Adramytteion Antik Kenti'ne şehir içi ulaşım araçları ile ulaşım sağlanabilir.

Bingezi.com ailesi olarak fosil yakıt tüketen araçlar ile trafikte bekleme ile sizi strese sokacak ulaşım metotları ve gittiğiniz yerde sizi otopark problemleri ile uğraştıracak konuları şehir ve ilçe merkezlerine çok uzak olmayan yerlerde dile getirmiyoruz.

Bazı destinasyon içeriklerindeki gibi sırf arama motorlarında üst sırada çıkmaya yönelik uzun yazılar yazarak konunun amacından uzaklaşmamaya dikkat ediyoruz.

Özellikle metro ve tramvay gibi toplu taşıma araçları ile merkezlere çok uzak olmayan mesafelerde modern ve çağdaş bir ulaşım metodu olan bisiklet ile yine aynı şekilde toplu taşıma ve bisiklet entegrasyonu ile ulaşım sağlayabilecek mesafelerde bu güzel ulaşım metodunu tavsiye ediyoruz.