Antalya Tlos Antik Kenti
Güncellenme : 26.08.2020 18:11:25
⇗ Paylaş ⇗ Site İçi AramaTürkiye'de bulunan önemli antik şehirlerinden biri olan Tlos Antik Kenti, Muğla şehir turu yapanların mutlaka görmesi gereken önemli destinasyonlardan biridir.
Tlos Antik Kenti Özellikleri
Savunmaya elverişli dağlık arazi yapısı ve Eşen Ovasına hakim konumuyla öne çıkan kentin antik komşuları arasında kuzeyde Araxa, kuzeydoğuda Oinoanda Antik Kenti, kuzeybatıda Kadyanda Antik Kenti, güneyde Xanthos Antik Kenti, güneybatıda Pınara Antik Kenti ve batıda Telmessos Antik Kenti yer almaktadır. Böylece Tlos yerleşiminin başka hiçbir Likya kentinde olmadığı kadar geniş bir coğrafyaya yayıldığı anlaşılır ki, bundan dolayı Hitit kaynaklarında Tlos için “şehir” yerine “ülke” ifadesi kullanılmıştır. Gerçi Tlos Antik Kenti için kullanılan ülke ifadesi şaşırtıcı gözükmektedir. Ancak ele geçen yazıtlardan Tlos Antik Kenti'nin çok sayıda semt ve mahallelerden oluştuğu, çevresinde ise merkeze bağlı pek çok köy yerleşiminin bulunduğu bilinmektedir.
Tlos Antik Kenti Mitoloji
Eski Yunan mitoslarına göre her antik kentin bir kuruluş efsanesi ve bir de kurucu kahramanı vardır. Tlos Antik Kenti'nin kuruluş efsanesi de Helen mitoslarına dayandırılmış ve Tlos kent adının Tremilus ile Praksidike’nin dört oğlundan biri olan "Tloos"dan geldiğine inanılmıştır. Hatta Pinaros, Xanthos ve Kragos’un onun kardeşleri olduğu kabul edilmiştir.
Tlos Antik Kenti Tarihi
Homeros zamanından itibaren bilinen tüm kaynaklarda Likya halkının Hellen kökenli olduğu vurgulanmıştır. Özellikle batı ve güney Anadolu kıyılarında filizlenen gelişmiş kültürlerin yaratıcılarının, M.Ö. XII. yy. öncesinde Dor istilasından kaçan ve Anadolu’ya sığınan Akha Hellenleri olduğu kabul edilmektedir ve Troya savaşı ardından ülkesine dönmeyen bazı Akha ordularının da bu bölgelere yerleştiğine inanılmaktadır. Homeros ve onu izleyen tüm antik kaynak aktarımlarında Anadolu halklarının hellenleştirilme ideolojisi politik bir olgudan öteye gidemez nitelikte gözükmektedir ve bu ideoloji ilk kez Homeros aktarımlarında vardır ve M.Ö VIII. yy.dan önce bu teori ile ilgili yazılı belge bulunmamaktadır.
Likyalıların daha ege göçleri öncesinde bu topraklardaki varlığı bugün epigrafik ve arkeolojik buluntularla belgelenmiştir. Örneğin bölgenin coğrafi olarak tanımlanmasında kullanılan Lukka - Lukki ifadeleri hem Hitit hem de Mısır metinlerinden, M.Ö. XV. yy.dan itibaren bilinmektedir. Gelidonya Burnu ve Uluburun batıkları ise dönemin arkeolojik kalıntılarını oluşturur. Benzer Bronz Çağ buluntularına son yıllarda kıyı Likya şehirlerinde de rastlanılmaktadır.
Tlos Antik Kenti isminin de Hellenler ile ilişkisi bulunmamaktadır. Tlos kent adı Likçe bir ifade olan "Tlawa" kelimesinden türetilmiştir. Tlawa ismi ise, M.Ö XV. yy.dan itibaren Hitit metinlerinde pek çok kez karşılaştığımız Lukka toprakları içerisindeki "Dalawa" yerleşimi ile özdeştir. Dalawa isminin geçtiği Hitit kaynakları arasında Konya-Yalburt’da bulunan ve üzerinde büyük Hitit kralı IV. Tuthaliya'nın Lukka seferinin anlatıldığı açık hava tapınağı ortostatları büyük önem taşımaktadır.
Yazılı belgelerde vurgulanan Tlos’daki Hitit Dönemi yerleşimi bugün antik kentte ele geçen arkeolojik buluntularla da desteklenmektedir. Özellikle Geç Bronz Çağ’a tarihlenen buluntular arasında taş balta ve el aletleri ile farklı formlar gösteren bronz baltalar, hançer ve ok ucları örnek gösterilebilir. Ancak bu bölgede yaşayan ilk insanların geçmişi hem Tlos kazılarında ele geçen arkeolojik kalıntılar hem de Tlos teritoryumunda yer alan Arsa ve Girmeler mağara/ höyük buluntuları ışığında Hititler zamanından çok daha öncesine geri gitmektedir.
Tlos Antik Kenti ve yakın çevresinde Neolitik Dönem ile başlayıp Demirçağı’na kadar kesintisiz devam eden yerleşim izleri tespit edilmesine rağmen, Demirçağ başlangıcından MÖ 540 yıllarındaki Pers istilasına kadar geçen süreye ait pek fazla arkeolojik buluntu ele geçmemiştir. Sadece M.Ö II. binyılı sonlarına tarihlenen ve gri seramik olarak da adlandırılan küçük çömlek parçaları ile az sayıda Geometrik Dönem seramikler ancak günümüze ulaşabilmiştir. Söz konusu döneme ait buluntular uzun yıllardır kazıları devam eden diğer Likya kentlerinden bilinmektedir. Tlos Kazıları oldukça yenidir ve dolayısıyla zaman içerisinde bahsi geçen döneme ait yeni arkeolojik veriler beklenmektedir.
Tarihi kent Xanthos, Patara, Pinara, Olympos ve Myra gibi birliğin üç oy hakkına sahip en büyük altı şehrinden biri kabul edilmiştir. M.S. 43 yılında Roma İmparatoru Claudius Likya Bölgesi’ni bir Roma eyaletine dönüştürür. Bu dönemde de Tlos birlik içindeki önemini korumuş ve Metropolis unvanını taşımaya devam etmiştir. Bu önemden kaynaklanmış olsa gerek ki, Patara’da dikilen Yol Kılavuz Anıtı’nda vurgulandığı gibi, Likya yol ağı yedi farklı yönden Tlos’a bağlanmış ve güneyde Xanthos’tan, güneybatıda Pinara’dan, batıda Telmessos’tan, kuzeybatıda Kadyanda’dan, kuzeyde Araxa’dan, kuzeydoğuda Oinoanda’dan ve doğuda Choma’dan gelen ticari yollar Tlos’da kesişmiştir. Bu güzergahların pek çoğunun günümüzde de kullanıldığı bilinmektedir.
Tlos Antik Kenti Konum - Nasıl Gidilir
Adres : Yakaköy, Saklıkent Yolu, 48850 Fethiye / Muğla / Türkiye
Tlos Antik Kenti'ne özel araçlar ile ulaşım sağlanabilir.